ANADOLU MEDENİYETLERİ MÜZESİ TUNÇ ÇAĞI
Dünyanın sayılı müzeleri arasında yer alan Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde, Anadolu arkeolojik eserleri Paleolitik Çağdan başlayarak günümüze kadar, kronolojik bir sırayla sergilenmekte. Bu sergilenmeyi gördükten sonra üzerinde yaşadığım Anadolu’nun zengin tarihi beni hem şaşırtmış hem de onurlandırmıştı. Üzerinde yaşadığım toprakların arkeolojik tarihini, kısmen de olsa, anlamaya ve anlatmaya karar verdim. Geç Kalkolitik Çağ’dan Eski Tunç Çağı’na geçiş kesintisiz olmuştur. Bu iki çağ arasında yer alan kasaba ve köylerde; mimarlık eserleri, yerli geleneğe bağlı kalarak gelişmesini sürdürmüştür. Damga mühürler, idol ya da mini putlar, oval ağızlı kâseler, küre gövdeli çömlekler, iri vazolar, dikdörtgen çanaklar, küpler ve testiler yerini almıştır. Anadolu, M.Ö. IV. binin sonu, üçüncü binin başlarında, Eski Tunç Çağına girmiştir. Anadolu’da yaşayan insanlar, bakıra kalay katarak tunç elde etmeyi ve bu alaşımdan silah, kap – kacak, süs eşyası üretmeyi başarmışlardır...